PALAKRASİ!

Siyaset ve Politika üzerine fikir alışverişinde bulunuyoruz

PALAKRASİ!

Mesajgönderen Jaden » 09 Tem 2013 14:21

facebook
twitter
gplus

Öncelikle, yazı çok uzun görünse de, aslında sayfalar süren sadece 2911 sayılı toplantı ve yürüyüşlere ilişkin kanun maddesini tamamen alıntıladığım kısımdır. Bunu atlayıp son kısımda yazıya geçebilirsiniz. Yine de kanun maddesini tamamen okumak isteyenler, buyurun:

Ülkemizde, adalet ve yargı zaman zaman kesintiye uğramış/uğratılmıştır. Bazen askeri darbeler bazen de demokrasi dışı amaçları olan iktidarlar bunu daima başarmışlardır. Oysa yüzlerce yıllık Anadolu tarihinde kesintiye uğramamış bir yargı süreci de yok değil. Ön yargı… Bizden değilse vurun, farklıysa dövün, başı açıksa linç edin, kısa etek giyerse tecavüz edin. Anlaşılan o ki, aynı zihniyet yine meydanlarda ve yine iş başında. O zihniyet ki, sokakta eylem yapan vatandaşa, sivil el ile, pala ve sopa ile saldırıyor. O zihniyet ki, devletin resmi üniformasından kask numarasını silip, kadınları gözaltı aracında taciz edip, çırılçıplak soyarak arama yapacak kadar ileri gidiyor.

Öncelikle şunu tekrar hatırlamam gerekecek, ben taraflı, sübjektif, yalanlı, dolanlı, kandırma amaçlı yazı yazmam. O yüzden de bu şovu yapmayacağım:

Anayasa`nın 34. Maddesi :
B. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Düzenleme Hakkı
Madde 34. - Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla ve kanunla sınırlanabilir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunda gösterilir.

Hukukçu değilim ancak, son kısım sanırım 2911’e işaret ediyor:

TOPLANTI VE GÖSTERİ YÜRÜYÜŞLERİ KANUNU (2911)

BİRİNCİ BÖLÜM
Genel Hükümler
Amaç ve kapsam
Madde 1 – Bu Kanun; toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller ile gerçek ve tüzelkişilerin düzenleyecekleri toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yerini, zamanını, usul ve şartlarını, düzenleme kurulunun görev ve sorumluluklarını, yetkili merciin yasaklama ve erteleme hallerini, güvenlik kuvvetlerinin görev ve yetkileri ile yasakları ve ceza hükümlerini düzenler.
Tanımlar
Madde 2 – Bu Kanunda geçen deyimlerden;
a) Toplantı; belirli konular üzerinde halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu yaratmak suretiyle o konuyu benimsetmek için gerçek ve tüzelkişiler tarafından bu Kanun çerçevesinde düzenlenen açık ve kapalı yer toplantılarını,
b) Gösteri yürüyüşü; belirli konular üzerinde halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu yaratmak suretiyle o konuyu benimsetmek için gerçek ve tüzel kişiler tarafından bu Kanun çerçevesinde düzenlenen yürüyüşleri,
c) Mahallin en büyük mülki amiri; illerde vali, ilçelerde kaymakamı,
d) Mahallin güvenlik amirleri; illerde il emniyet müdürü ve il jandarma alay
komutanını, ilçelerde ilçe emniyet amiri veya komiseri ve ilçe jandarma bölük komutanını,
İfade eder.
Bir ile bağlı ilçelerin, o ilin belediye sınırları içindeki kısımlarına ilişkin olarak bu Kanunun uygulaması yönünden mahallin en büyük mülki amiri, ilin valisidir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı
Madde 3 – Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
(Değişik: 3/8/2002-4771/5 md.) Yabancıların bu Kanun hükümlerine göre toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemeleri, İçişleri Bakanlığının iznine bağlıdır. Yabancıların bu Kanuna göre düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde topluluğa hitap etmeleri, afiş, pankart, resim, flama, levha, araç ve gereçler taşımaları, toplantının yapılacağı mahallin en büyük mülkî idare amirliğine toplantıdan en az kırk sekiz saat önce yapılacak bildirimle mümkündür.
İstisnalar
Madde 4 – Aşağıda belirtilen toplantı ve faaliyetler bu Kanun hükümlerine tabi değildir.
a) Siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, sendikaların, vakıfların, derneklerin, ticari ortaklıkların ve diğer tüzel kişilerin özel kanunlarına ve kendi tüzüklerine göre yapacakları kapalı yer toplantıları,
b) Kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla kanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören, şenlik, karşılama ve uğurlamalar,
c) Spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan toplantılar,
d) Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların Devlet ve Hükümet işleri hakkındaki toplantı ve konuşmaları ile Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin halk ile yapacakları sohbet niteliğindeki görüşmeler.
Seçim zamanına ilişkin hükümler
Medde 5 – Seçim zamanlarında yapılacak propaganda toplantıları ile ilgili kanun hükümleri saklıdır.
Tüm 2911’i vererek işleri iyice sıkıcılaştırıyorum:
İKİNCİ BÖLÜM
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Yerleri
Toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve güzergahı
Madde 6 – Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, tüm il veya ilçe sınırları içerisinde aşağıdaki hükümlere uyulmak şartıyla her yerde yapılabilir.
Şehir ve kasabalarda ve gerekli görülen diğer yerlerde hangi meydan ve açık yerlerde veya yollarda toplantı veya yürüyüş yapılabileceği ve bu toplantı ve yürüyüş için toplanma ve dağılma yerleri ile izlenecek yol ve yönler vali ve kaymakamlarca kararlaştırılarak alışılmış araçlarla önceden duyurulur. Bu yerler hakkında sonradan yapılacak değişiklikler duyurudan on beş gün sonra geçerli olur. Toplantı yerlerinin tespitinde gidiş gelişi, güvenliği bozmayacak ve pazarların kurulmasına engel olmayacak biçimde, toplantıların genel olarak yapıldığı, elektrik tesisatı olan yerler tercih edilir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü zamanı
Madde 7 – Toplantı ve yürüyüşlere ve bu amaçla toplanmalara güneş doğmadan başlanamaz.
Açık yerlerdeki toplantılar ile yürüyüşler güneşin batışından bir saat önceye, kapalı yerlerdeki toplantılar saat 23.00`e kadar sürebilir.
Umuma açık yer sayılma
Madde 8 – Toplantının yapıldığı yer, toplantı süresince umuma açık yer sayılır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Toplantı Şekil ve Şartları
Düzenleme Kurulu
Madde 9 - (Değişik:26/3/2002-4748/6 md.)
Bu Kanuna göre yapılacak toplantılar, fiil ehliyetine sahip ve on sekiz yaşını doldurmuş, en az yedi kişiden oluşan bir düzenleme kurulu tarafından düzenlenir. Bu kurul, kendi aralarından birini başkan seçer. Diplomatik dokunulmazlıkları bulunan kişiler, düzenleme kurulu başkan veya üyesi olamazlar.
Tüzel kişilerin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemeleri, yetkili organlarının kararına bağlıdır.
Bildirim verilmesi
Madde 10 – (Değişik: 3/8/2002-4771/5 md.) Toplantı yapılabilmesi için, düzenleme kurulu üyelerinin tamamının imzalayacakları bir bildirim, toplantının yapılmasından en az kırk sekiz saat önce ve çalışma saatleri içinde, toplantının yapılacağı yerin bağlı bulunduğu valilik veya kaymakamlığa verilir.
Bu bildirimde;
a) Toplantının amacı,
b) Toplantının yapılacağı yer, gün, başlayış ve bitiş saatleri,
c) Düzenleme kurulunun başkan ile üyelerinin açık kimlikleri, meslekleri ikametgahları ve varsa çalışma yerleri,
Belirtilir ve bildirime yönetmelikte gösterilecek belgeler eklenir.
Bu bildirim karşılığında gün ve saati gösteren alındı belgesi verilmesi zorunludur.
Bu bildirim, valilik veya kaymakamlıkça kabul edilmez veya karşılığında alındı belgesi verilmez ise keyfiyet bir tutanakla tespit edilir. Bu halde noter vasıtasıyla ihbar yapılır. İhbar saati bildirimin verilme saati sayılır.
Aynı yerde, aynı gün toplantı yapmak üzere ayrı ayrı düzenleme kurullarınca bildirim verilmişse ilk verilen bildirim geçerlidir. Diğerlerine durum hemen yazılı olarak bildirilir.
Toplantının yapılması
Madde 11 – Toplantı, 6.ncı madde hükümlerine uymak suretiyle bildirimde belirtilen yerde yapılır. Düzenleme kurulu, kendi üyelerinden başkan dahil en az yedi kişiyi toplantının yapıldığı yerde bulundurmakla yükümlüdür. Bu husus, katılanların kimlikleri belirtilmek suretiyle hükümet komiserince bir tutanakla tespit edilir.
Düzenleme kurulunun görev ve sorumlulukları
Madde 12 – Düzenleme kurulu, toplantının sükun ve düzenini, bildirimde yazılı amaç dışına çıkılmamasını sağlamakla yükümlü ve sorumludur. Kurul, bunun için gereken önlemleri alır ve gerektiğinde güvenlik kuvvetlerinin yardımını ister. Alınan önlemlere rağmen sükun ve düzenin sağlanamaması halinde, kurul başkanı toplantının sona erdirilmesini hükümet komiserinden isteyebilir.
Düzenleme kurulunun sorumluluğu, topluluk toplantı yerinden tamamen dağılıncaya kadar sürer,
Hükümet komiseri ve yetkileri
Madde 13 – Valilik ve kaymakamlıkça; hakim ve savcılar ve bu sınıftan sayılanlar ile Silahlı Kuvvetler, adalet, genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları hariç olmak üzere, il veya ilçelerdeki mülki idare amirliği hizmetleri sınıfına dahil memurları ile diğer kamu görevlilerinden müdür, amir veya bunların yardımcıları arasından bir kişi, hükümet komiseri olarak ve gerektiğinde iki kişi de hükümet komiseri yardımcısı olarak görevlendirilir.
Hükümet komiseri, toplantı yerinde uygun göreceği bir yerde bulunur ve toplantıyı teknik ses alma cihazları, fotoğraf ve film makineleri gibi araçlarla tespit ettirebilir.
Hükümet komiseri, 12.nci maddede öngörülen durumlarda düzenleme kurulu başkanının isteği veya toplantının sürmesini imkansız kılacak derecede genel sükün ve düzeni bozacak ve suç teşkil edecek nitelikte sözle veya eylemle saldırılı bir biçim alması halinde toplantıyı sona erdirmeye yetkilidir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Toplantının Ertelenmesi veya Yasaklanması
Düzenleme kurulunun toplantıyı geri bırakması
Madde 14 – Toplantı, toplantının yapılacağı saatten en az yirmi dört saat önce düzenleme kurulunun çoğunluğu tarafından, bildirimin verildiği valilik veya kaymakamlığa yazı ile bildirilmek şartıyla kırk sekiz saati geçmemek üzere yalnız bir kez geri bırakılabilir.
Birden fazla toplantıları erteleme
Madde 15 – Bir il sınırı içinde aynı günde birden çok toplantı yapılmak istenmesi halinde vali, emrindeki güvenlik kuvvetlerinin ve gerektiğinde yararlanabileceği diğer güçlerin bu toplantıların güvenlik içinde yapılmasını sağlamaya yeterli olmadığı kanısına varırsa, toplantılardan bir kısmını on günü aşmamak üzere bir kez erteleyebilir. Bu ertelemede müracaat önceliği göz önünde bulundurulur.(1)
Toplantının bölge valiliği ve İçişleri Bakanlığınca ertelenmesi
Madde 16 – a) Bir bölge valiliğine bağlı illerden; birden çok ilde aynı günde toplantı yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili valilerce bölge valiliğinden takviye istenmesi halinde, bölge valisi bu isteklerin karşılanamayacağı kanısına varırsa, takviye gönderilemeyen illerdeki toplantılar on günü aşmamak üzere bölge valiliğince bir kez ertelenebilir.
b) Aynı günde birden çok bölge valiliğine bağlı illerde toplantı yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili bölge valilerince İçişleri Bakanlığından takviye istenmesi halinde, İçişleri Bakanlığı bu isteklerin karşılanamayacağı kanısına, varırsa, takviye gönderilemeyen bölge valiliğine bağlı illerdeki toplantılar on günü aşmamak üzere İçişleri Bakanlığınca bir kez ertelenebilir.
Ertelemede müracaat önceliği göz önünde bulundurulur.(1)
Toplantının ertelenmesi veya bazı hâllerde yasaklanması(1)
Madde 17 -(Değişik:26/3/2002 - 4748/6 md.)
Bölge valisi, vali veya kaymakam, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla belirli bir toplantıyı bir ayı aşmamak üzere erteleyebilir veya suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması hâlinde yasaklayabilir.(1)
Yasaklama veya erteleme kararının tebliği(1)
Madde 18 – Bölge valisi, Vali veya kaymakamlarca ertelenen veya yasaklanan veya İçişleri Bakanlığı tarafından ertelenen toplantılara ilişkin gerekçeli erteleme veya yasaklama kararı toplantının başlama saatinden en az yirmi dört saat önce bir yazı ile düzenleme kurulu başkanına veya bulunamadığı takdirde üyelerden birine tebliğ edilir. Vali veya kaymakamlarca ertelenen veya yasaklanan toplantılar hakkında bölge valiliğine ve İçişleri Bakanlığına, bölge valilerince ertelenen veya yasaklanan toplantılar için de İçişleri Bakanlığına bilgi verilir.
___________________
(1) 15 ve 16.ncı maddelerde geçen ²otuz² ibareleri, 30/7/2003 tarihli ve 4963 sayılı Kanunun 18 ve 19 uncu maddesiyle ²on ² olarak ;, 20.nci madde ile de 17 inci maddenin başlığı ²Toplantının yasaklanması veya ertelenmesi² iken metne işlendiği şekilde, metin içerisinde yer alan ”yasaklayabilir veya iki ayı aşmamak üzere erteleyebilir.” ibaresi de “bir ayı aşmamak üzere erteleyebilir veya suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması hâlinde yasaklayabilir.” olarak değiştirilmiş; 21 inci madde ile de, 18 inci maddenin başlığı “Yasaklama veya erteleme kararının tebliği” iken ve metne işlendiği şekilde değiştirilmiştir.
17.nci maddede belirtilen durumlarda; toplantının en az yirmi dört saat önce tebliğ şartı aranmaksızın bölge valiliği, valilik veya kaymakamlıklarca ertelenebileceği veya yasaklanabileceği haller yönetmelikte gösterilir.
Toplantının ertelenen günden sonraki bir günde yapılabilmesi, düzenleme kurulunun 10 uncu maddeye göre yeni bildirimde bulunmasına bağlıdır. (1)
İl veya ilçelerde bütün toplantıların ertelenmesi veya yasaklanması (2)
Madde 19 - (Değişik birinci cümle:26/3/2002-4748/6 md.)
Bölge valisi, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla bölgeye dahil illerin birinde veya birkaçında ya da bir ilin bir veya birkaç ilçesinde bütün toplantıları bir ayı geçmemek üzere erteleyebilir.(Değişik ikinci cümle: 30/7/2003-4963/22 md.) Valiler de aynı sebeplere dayalı olarak ve suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması hâlinde; ile bağlı ilçelerin birinde veya birkaçında bütün toplantıları bir ayı geçmemek üzere yasaklayabilir.
Yasaklama kararı gerekçeli olarak verilir Kararın özeti yasaklamanın uygulanacağı yerlerde mutat vasıtalarla ilan edilir. Ayrıca, İçişleri Bakanlığına bilgi verilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Gösteri Yürüyüşlerinin Şekil ve Şartları ile Ertelenmesi veya Yasaklanması
Gösteri yürüyüşlerinde uygulanacak hükümler
Madde 20 – Gösteri yürüyüşlerinin şekil ve şartları ile ertelenmesi veya yasaklanması hakkında da bu Kanunun 3 üncü ve 4 üncü bölümlerindeki hükümler uygulanır.
Şehir ve kasaba içindeki genel yollar üzerinde yapılacak yürüyüşlere ait bildirimlerde, 6 ncı madde gereğince ilan olunan yol ve yönlere uyulmak şartıyla, yürüyüşe geçmek için seçilecek toplanma yeri ile izlenecek yol ve dağılma yerinin belirtilmesi zorunludur.
ALTINCI BÖLÜM
Yasaklar ve Kanuna Aykırı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Amaç dışı toplantı ve gösteri yürüyüşü
Madde 21 – (Mülga : 26/3/2002-4748/7 md.)
Yasak yerler
Madde 22 – Genel yollar ile parklarda, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde ve bunların eklentilerinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisine bir kilometre uzaklıktaki alan içinde toplantı yapılamaz ve şehirlerarası karayollarında gösteri yürüyüşleri düzenlenemez.
Genel meydanlardaki toplantılarda, halkın ve ulaşım araçlarının gelip geçmesini sağlamak üzere valilik ve kaymakamlıklarca yapılacak düzenlemelere uyulması zorunludur.
____________________
(1) Bu maddede geçen “yasaklanan veya ertelenen” ibareleri “ertelenen veya yasaklanan”, “yasaklama veya ertelenen” ibaresi “erteleme veya yasaklama”, “yasaklanabileceği veya ertelenebileceği ibaresi” ertelenebileceği veya yasaklanabileceği” olarak 30/7/2003 tarihli ve 4963 sayılı Kanunun 21.inci maddesi ile değiştirilmiştir.
(2) Bu maddenin başlığı “İl veya İlçelerde bütün toplantıların yasaklanması” iken, 30/7/2003 tarihli ve 4963 sayılı Kanunun 22.nci maddesiyle "İl veya ilçelerde bütün toplantıların ertelenmesi veya yasaklanması” olarak, madde metninde geçen “üç” ibaresi ise “bir” olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.
Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri
Madde 23 – a) 9 ve 10 uncu madde hükümlerine uygun biçimde bildirim verilmeden veya toplantı veya yürüyüş için belirtilen gün ve saatten önce veya sonra;
b) (Değişik: 30/7/1998 - 4378/1 md.) Ateşli silahlar veya patlayıcı maddeler veya her türlü kesici, delici aletler veya taş, sopa, demir ve lastik çubuklar, boğma teli veya zincir gibi bereleyici ve boğucu araçlar veya yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı eczalar veya diğer her türlü zehirler veya her türlü sis, gaz ve benzeri maddeler ile yasadışı örgüt ve topluluklara ait amblem ve işaret taşınarak veya bu işaret ve amblemleri üzerinde bulunduran üniformayı andırır giysiler giyilerek veya kimliklerini gizlemek amacıyla yüzlerini tamamen veya kısmen bez vesaire unsurlarla örterek toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılma ve kanunların suç saydığı nitelik taşıyan afiş, pankart, döviz, resim, levha, araç ve gereçler taşınarak veya bu nitelikte sloganlar söylenerek veya ses cihazları ile yayınlanarak,
c) 7.nci madde hükümleri gözetilmeksizin,
d) 6 ve 10 uncu maddeler gereğince belirtilen yerler dışında,
e) 20.nci maddedeki yöntem ve şartlara ve 22.nci maddedeki yasak ve önlemlere uyulmaksızın,
f) 4 üncü madde ile Kanun kapsamı dışında bırakılan konularda kendi amaç, kural ve sınırları dışına çıkılarak,
g) Kanunların suç saydığı maksatlar için,
h) Bildirimde belirtilen amaç dışına çıkılarak,
i) Toplantı ve yürüyüşün 14, 15, 16, 17 ve 19.uncu maddelere dayanılarak yasaklanması veya ertelenmesi halinde tespit edilen erteleme veya yasaklama süresi sona ermeden,
j) 13.üncü maddenin 3.üncü fıkrasına göre hükümet komiserince toplantının sona erdirildiği halde,
k) 21.inci madde hükmüne aykırı olarak,
l) 3.üncü maddenin 2.nci fıkrası hükmüne uyulmadan,
Yapılan toplantılar veya gösteri yürüyüşleri Kanuna aykırı sayılır.
Toplantı veya gösteri yürüyüşünün dağıtılması
Madde 24 – Kanuna uygun olarak başlayan bir toplantı veya gösteri yürüyüşü, daha sonra 23.üncü maddede belirtilen kanuna aykırı durumlardan bir veya birkaçının vuku bulması sebebiyle, Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü haline dönüşürse:
a) Hükümet komiseri toplantı veya gösteri yürüyüşünün sona erdiğini bizzat veya düzenleme kurulu aracılığı ile topluluğa ilan eder ve durumu en seri vasıta ile mahallin en büyük mülki amirine bildirir.
b) Mahallin en büyük mülki amiri, yazılı veya acele hallerde sonradan yazı ile teyit edilmek kaydıyla sözlü emirle, mahallin güvenlik amirlerini veya bunlardan birini görevlendirerek olay yerine gönderir.
Bu amir, topluluğa Kanuna uyularak dağılmalarını, dağılmazlarsa zor kullanılacağını ihtar eder. Topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtılır. Bu gelişmeler hükümet komiserince tutanaklarla tespit edilerek en kısa zamanda mahallin en büyük mülki amirine tevdi edilir.
(a) ve (b) bentlerindeki durumlarda güvenlik kuvvetlerine karşı fiili saldırı veya mukavemet veya korudukları yerlere ve kişilere karşı fiili saldırı hali mevcutsa, ihtara gerek olmaksızın zor kullanılır.
Toplantı ve gösteri yürüyüşüne 23 üncü madde (b) bendinde yazılı silah, araç, alet veya maddeler veya sloganlarla katılanların bulunması halinde bunlar güvenlik kuvvetlerince uzaklaştırılarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne devam edilir. Ancak, bunların sayıları ve davranışları toplantı veya gösteri yürüyüşünü Kanuna aykırı addedilerek dağıtılmasını gerektirecek derecede ise yukarıdaki fıkra hükümleri uygulanır.
Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah, araç, alet veya maddeler veya sloganlarla katılanların tanınması ve uzaklaştırılmasında düzenleme kurulu güvenlik kuvvetlerine yardım etmekle yükümlüdür.
Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinin Kanuna aykırı olarak başlaması hallerinde; güvenlik kuvvetleri mensupları, olayı en seri şekilde mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle beraber, mevcut imkanlarla gerekli tedbirleri alır ve olaya müdahale eden güvenlik kuvvetleri amiri, topluluğa dağılmaları, aksi halde zor kullanılarak dağıtılacakları ihtarında bulunur ve topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtılır.
Suç işleyenlerin yakalanması
Madde 25 – Topluluk içinde suç işleyenleri ve suçluları yakalamak için 24 üncü maddede belirtilen emir ve ihtarların yapılmasına gerek yoktur.
Çağrı ve propaganda araçları
Madde 26 – Toplantı veya yürüyüşlere ilişkin çağrı veya propaganda amacıyla kullanılan basılı veya çoğaltılmış veya el ile yazılmış davetiye, levha ve ilanlarda düzenleme kurulu başkanı ile en az altı üyesinin adları, soyadları ve imzalarının bulunması; bunlardan asılması gerekenlerin, Kanunun 6 ncı maddesinde belirtilen yönteme de uyulmak şartıyla valilik veya kaymakamlıklarca önceden tespit edilmiş yerlere asılması zorunludur.
Bu propaganda ve çağrı alet ve araçlarında, halkı suç işlemeye özendiren veya kışkırtan yazı veya resim bulunması yasaktır.
Toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılacağı tarihten bir önceki günden toplantı veya gösteri yürüyüşünün başlayacağı saate kadar, güneşin doğuşundan batışına kadarki zaman içinde olmak kaydıyla ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile çağrı yapılabilir. Bu süre dışında çağrı için sözü geçen alet veya araçlar kullanılamaz.
Kapalı yer toplantılarında, ses yükseltici alet veya araçlarla dışarıya yayın yapılamaz.
Kışkırtma yasağı
Madde 27 – Halka karşı, doğrudan doğruya veya ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile söz söyleyerek veya seslenerek veya basılmış veya çoğaltılmış veya elle yazılmış veya çizilmiş kağıtları duvarlara veya diğer yerlere yapıştırarak veya dağıtarak veya benzeri araç ve yollarla halkı Kanuna aykırı toplantı veya yürüyüşe özendirmek veya kışkırtmak yasaktır.
Bu hareketler güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir.
YEDİNCİ BÖLÜM
Ceza Hükümleri
Yasaklara aykırı hareket
Madde 28 – (Değişik: 23/1/2008-5728/422 md.)
Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşleri düzenleyen veya yönetenlerle bunların hareketlerine katılanlar, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
10 uncu madde gereğince verilecek bildirimde düzenleme kurulu üyesi olarak gösterilenlerden 9 uncu maddede belli edilen nitelikleri taşımayanlar, toplantı veya yürüyüşün yapılması hâlinde, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
11 ve 12.nci maddelerde yazılı görevleri yerine getirmeyen düzenleme kurulu üyeleri, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Güvenlik kuvvetlerine veya hükümet komiserine veya yardımcılarına veya hükümet komiseri tarafından toplantı veya yürüyüş safahatının teknik araç ve gereçlerle tespit için görevlendirilenlere bu görevlerini yaptıkları sırada cebir ve şiddet veya tehdit veya nüfuz ve müessir kuvvet sarf etmek suretiyle mani olanlar hakkında, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası hükmolunur.
Toplantı veya yürüyüşü engelleyenler`
Madde 29 – Toplantı veya yürüyüş yapılmasına engel olan veya devamına imkan vermeyecek tertipler ile toplantı veya yürüyüşü ihlal eden kimse, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde dokuz aydan bir yıl altı aya kadar hapis (...)(1)cezası ile cezalandırılır. (1)
Huzur ve sükunu bozanlar
Madde 30 – Yapılmakta olan toplantı veya yürüyüşte huzur ve sükunu bozmak maksadıyla tehdit veya hakaret veya saldırı veya mukavemette bulunanlar veya başka bir suretle huzur ve sükünun bozulmasına sebebiyet verenler, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde, bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis (...) (1) cezası ile cezalandırılır. (1)
Kanuna aykırı propaganda vasıtaları ve suç işlemeye teşvik
Madde 31 – Düzenleme kurulu başkanı ve en az altı üyesinin ad ve soyadları ile imzalarını taşımayan 26.ncı maddede yazılı propaganda vasıtalarını hazırlayanlar, yazdıranlar, bastıranlar, propaganda maksadıyla kullananlar veya sair surette 26.ncı maddedeki yasak ve şartlara uymayanlar altı aydan bir yıla kadar hapis (...) (1) cezası ile cezalandırılır. (1)
Bu propaganda vasıtalarında halkı suç işlemeye teşvik ve tahrik eder mahiyette yazı veya resim veya işaret bulunursa veya bu maksatla başka araçlar kullanılmış olursa, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde failleri bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis (...)(1) cezası ile cezalandırılır. (1)
Teşvik ve tahrik neticesi olarak suç işlenir veya suçun icrasına teşebbüs edilirse, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde teşvik veya tahrikte bulunanlar üç yıldan beş yıla kadar hapis (...) (1) cezası ile cezalandırılır. (1)
–––––––––––––––
(1) 23/1/2008 tarihli ve 5728 sayılı Kanunun 423 üncü maddesiyle; 29 uncu maddesinde yer alan “ve beş bin liradan on bin liraya kadar ağır para” ibaresi, 424 üncü maddesiyle; 30 uncu maddesinde yer alan “ve beş bin liradan yirmi bin liraya kadar ağır para” ibaresi, 425 inci maddesiyle; 31 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ve beş bin liradan otuz bin liraya kadar ağır para” ibaresi, ikinci fıkrasında yer alan “ve on bin liradan elli bin liraya kadar ağır para” ibaresi ile üçüncü fıkrasında yer alan “ve yirmi bin liradan yüz bin liraya kadar ağır para” ibaresi madde metinlerinden çıkartılmıştır.
Hükümet emrine karşı gelenler
Madde 32 – Kanuna aykırı toplantı veya yürüyüşlere silahsız olarak katılanlar emir ve ihtardan sonra kendiliğinden dağılmazlar ve hükümet kuvvetleri tarafından zorla dağıtılırsa, bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis (...) (1) cezası ile cezalandırılır. (1)
Güvenlik amirinin 24 üncü maddenin 1 inci fıkrası uyarınca yaptığı dağılma isteğini yerine getirmeyen düzenleme kurulu üyeleri hakkında da yukarıda belirtilen cezalar uygulanır.
Dağıtma sırasında cebir veya şiddet veya tehdit veya saldırı veya mukavemette bulunanlar fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
23 üncü maddede yazılı hallerden biri gerçekleşmeden veya 24 üncü madde hükmü yerine getirilmeden, yetki sınırı aşılarak, toplantı veya yürüyüşlerin dağıtılması halinde, yukarıdaki fıkrada yazılı fiilleri işleyenlere verilecek cezalar dörtte bire kadar indirilerek uygulanabileceği gibi, icabına göre büsbütün de kaldırılabilir.
Toplantı ve yürüyüşe silahlı katılanlar
Madde 33 – a) Toplantı ve yürüyüşlere, 23 üncü maddenin (b) bendinde sayılan silah veya araçları (bunlar ruhsatlı taşınsa bile) taşıyarak katılanlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
b) (a) bendinde yazılı olanlardan 24 üncü maddedeki emir ve ihtarı müteakip kendiliğinden dağılmayanların, dağıtılmaları için zor kullanıldığı takdirde, bunlar üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
c) Dağılma sırasında 23 üncü maddenin (b) bendinde yazılı silah veya araçlarla mukavemet edenler beş yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Tahrikçiler ve suç ortakları
Madde 34 – 27.nci maddedeki yasağa aykırı hareket edenler toplantı veya yürüyüş vuku bulmamış veya vuku bulmuş olup da ilk emir ve ihtar üzerine dağıtılmış ise, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde bir yıl altı aydan dört yıla, toplantı ve yürüyüş zorla dağıtılmış ise üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Çeşitli Hükümler
Suçüstü hükümlerinin uygulanması
Madde 35 – (Mülga: 23/1/2008-5728/578 md.)
Hükümet komiserine verilecek ücret
Madde 36 – Hükümet komiserine ve yardımcılarına verilecek ücret, miktarı İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca her yıl ortaklaşa tespit edilir ve bu ücret İçişleri Bakanlığı bütçesine konacak ödenekten karşılanır.
Yönetmelik düzenlenmesi
Madde 37 – Düzenleme kurulunun, hükümet komiseri ve yardımcılarının, güvenlik kuvvetlerinin ve görevli askeri birliklerin görev, yetki ve sorumluluklarının uygulanış biçimi ile bu Kanunun 10 ve 18 inci maddelerinde belirtilen hususlar ve Kanunun uygulanmasına ilişkin diğer hususlar Adalet, Milli Savunma ve İçişleri bakanlıklarınca bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde çıkarılacak ve Resmi Gazetede yayımlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.
–––––––––––––––
(1) 23/1/2008 tarihli ve 5728 sayılı Kanunun 426.ncı maddesiyle; bu fıkrada yer alan “ve beş bin liradan otuz bin liraya kadar ağır para” ibaresi madde metninden çıkartılmıştır.
Saklı hükümler
Madde 38 – İl İdaresi Kanunu ile diğer kanunlardaki bu Kanun kapsamına giren konularla ilgili yetkiler saklıdır.
Kaldırılan hükümler
Madde 39 – 10/2/1963 tarih ve 171 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Hürriyeti Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
Geçici Madde 1 – Kanunun 6 ve 26.ncı maddelerine göre yapılacak tespit ve ilan bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren üç ay içinde yapılır.
Geçici Madde 2 – Bölge valilikleri kuruluncaya kadar geçecek süre içinde bu Kanun gereğince bölge valilerine tanınmış bulunan erteleme yetkisi İçişleri Bakanlığı tarafından kullanılır.
Yürürlük
Madde 40 – Bu Kanun yayımı tarihinden üç ay sonra yürürlüğe girer.

Yürütme
Madde 41 – Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.


Şimdi, öncelikle madde 34 izin almadan gösteri yapabilirsiniz diyorsa, yapabiliriz. Zira devamında da, 2911 veya başka bir madde için düzenleyici ibaresi kullanmış. Yani biz gösteriyi yapabiliriz, gösterinin şekli başka kanun maddesince düzenlenir. Cezalar da bu kanun maddesi ile belirleniyor zaten. Aksi halde 2911, anayasanın 34. Maddesine muhalefet etmiş olurdu ki, bu da saçma olur. Ancak tabi ki, gösteri hakkı da öyle ucu açık ve keyfi bir uygulama değil. Bazı çerçeveleri var ve bunlara kanunen uyulması gerekiyor.
Peki, bu kadar kanun maddesini neden verdik? Açıkça söyleyeyim nedenim şu; ben baştan sona okudum, kafatası kırmaya yönelik jop kullanma hakkı, surata gaz bombası kapsülü atma hakkı, gözaltında taciz ve hakaret hakkı, kadınları soyup çıplak arama yapma hakkı, kenardaki kafede oturan vatandaşı tutuklama hakkı, sırf gösteri var diye sağda solda duran herkese kimlik sorma hakkı, gözaltına alınanı yerde 3 dakika kesintisiz linç etme hakkı ve özellikle de, sopalı ve satırlı sivillerle polisin dayanışma hakkı ile ilgili maddeleri bulamadım. Bulabilenler bana da bir göstersin zahmet olmazsa.
Eğer bulamıyorsak, polis kanunu çiğniyordur. Eğer polis, kanunun koruyucusu olması gerekirken, kanunu çiğniyorsa, ey emniyet, ey vali, ey yargı, ey TBMM, bana bir söylesenize, vatandaş neden kanuna uysun artık?

Şunu anlayamıyorum gidiyor, göstericiler çapulcu, göstericiler terörist, göstericiler marjinal, göstericiler vatan haini, göstericiler Vandal ve göstericiler kanun dışı ancak ölen göstericiler, yaralanan göstericiler, gözaltına alınan ve işkence gören göstericiler… Göstericiler yüz bin, polis birkaç bin. Bu kadar insan, yüzbinlerce belki de milyonlarca kişilik kalabalıklar halinde sokağa döküldüyse, şu sorularıma cıvıtmadan ve düzgün cevap vereni de alnından öperim:

Milyonlarca teröristin yaşadığı bir ülke isek, nasıl oluyor da hala yıkılmıyoruz? Terörist dediğin adamların eylemlerini gerçekleştirecek milyon militanı varsa daha neyin peşindesiniz?

Milyonlarca insan sokakta gösteri yaparken, on binlerce polis olayları yatıştırmaya çalışıyorsa ve kendisi köprüden düşen bir polis kardeşimiz dışında bir tek polisin canına kastedilmediyse, bu teröristler ne cins bir teröristtir, bu Vandallar nasıl bir Vandalizm peşindedir, bu çapulcular ne kadar hümanisttir? Bunu da istiyorum!

Bu milyonlarca insan vatan haini ancak neredeyse %80’i elinde Türk bayrağı sallıyor. Bu vatan hainliğinin de bir açıklamasını istiyorum.

Bu milyonlar aynı zamanda marjinal, demek ki toplumda milyonlarca marjinal var. Nasıl hala kanlı bir devrim yapmadı bu marjinaller? Onu da bir istiyorum.

Bu milyonlar kanunsuz ve hukuksuz ancak şu ana kadar kanunu ve hukuku dinlemeden saldıran;
1- Polis
2- Polisin nedense engel bile olmaya çalışmadığı sopalı/satırlı partizan sosyopatlar
Ki sanırım bunlar da gösterici değil. Kim kanunsuz, kim hukuksuz? Bunu da istiyorum.

Biz yukarıda demokratik haklarla ilgili kanunları paylaştık ve toplum bunlardan dem vuruyor. Ancak şunu artık anlayalım ki, biz demokrasi ile yönetilmiyoruz. Son günlerde sokaklarda neredeyse polis icazeti ile terör estiren adamlar bize ne ile yönetildiğimizi çok iyi gösterdiler; PALAKRASİ!

Son olarak, tabi ki bu gösteriler hukuken belirtilen çerçeveyi oldukça aşmıştır. Zaten artık bunların sıradan birer gösteri olduğunu söylemek absürt olur. Bu olaylar, bir sivil itaatsizlik, isyan ve hükümet karşıtı ayaklanmaya dönüşmüştür. Nedenini de, gösteri yapan sivillere ölümüne müdahale eden polis ve yüz bine karşı bir milyon militan çıkartma vaadi olan provokatörlere sorun. Olayların ise tek net sonucu olmuştur, polis Türkiye Cumhuriyeti’nde konumunu çok farklı bir noktaya taşımış ve halk tarafından belki de önümüzdeki on yıllar boyunca atfedilecek algılamalarda, sırf güven değil, tamamen kimlik kaybına uğramıştır. Artık sokakta adres soracağımız, derdimiz olduğunda yanına gideceğimiz, şehidine ağlayacağımız adam değildir polis. Artık, sokakta vatandaşın arasından geçerken edilen sessiz küfürleri kulağında çığlık gibi duyacak, kafasını önünden asla kaldıramayacak ve toplum düşmanı gözüyle bakılacak bir kimliğe bürünmüştür. Şapkalarını önlerine koyduklarında, iki önemli konuyu aradan çıkartmaları gerekiyor. İlki, bu durum kimin eseri diye düşünmek; ikincisi de kask numaralarını geri yazmak. En basitinden şunu düşünün ki, 1 Haziran günü meydanlara dolan o kalabalık içerisinde yapılan anketlere göre, insanların %49’u bir gün önce olaylarla alakaları yokken, sadece polisin aşırı şiddetini görünce sokağa döküldüklerini söylüyorlar. Benden bu kadar nefret edildiğini düşünmek bile istemem kendi adıma ama sanırım polisimiz durumdan memnun.

Vergilerimizden maaşı ödenen insanların maaş karşılığı görev yapmak yerine, sokaklarda halka eziyet etmesi, iyiden iyiye mide bulandırır hale gelmiştir. Ben kendi vergim için konuşuyorum, bu ülkedeki her polisin çoluğuna çocuğuna haram, zehir ve zıkkım olsun! Vergimden maaş almalarına ne kanunen, ne kalben rızam yoktur. Dünyada ve ahirette iki elim yakalarındadır.
Sonsuzluktan sonsuzluğu çıkartırsanız, sonuç hayal ettiğiniz herhangi bir şey olabilir. Çünkü tüm sonsuzluklar eşit değildir...
Kullanıcı avatarı
Jaden
 
Mesajlar: 22
Kayıt: 23 Haz 2013 02:45

Re: PALAKRASİ!

Mesajgönderen eskimo » 16 Tem 2013 21:32

facebook
twitter
gplus

"Vergilerimizden maaşı ödenen insanların maaş karşılığı görev yapmak yerine, sokaklarda halka eziyet etmesi, iyiden iyiye mide bulandırır hale gelmiştir. Ben kendi vergim için konuşuyorum, bu ülkedeki her polisin çoluğuna çocuğuna haram, zehir ve zıkkım olsun! Vergimden maaş almalarına ne kanunen, ne kalben rızam yoktur. Dünyada ve ahirette iki elim yakalarındadır."

Tüm yazıyı okuduktan sonra, yazıdan ve olan olaylardan çıkardığım bir karşıt görüşürü sunmam gerekiyor:
otobüsleri taşlayanlar, kamu malına zarar verenler de benim maaşımla benim malıma zarar vermiş olmuyor mu? kaç yüz bin TL lik masraf çıktı bunlar kimin vergisi ile ödeniyor?
Kullanıcı avatarı
eskimo
 
Mesajlar: 2612
Kayıt: 22 Haz 2013 22:57

Re: PALAKRASİ!

Mesajgönderen Anders Svetlenikov » 16 Tem 2013 21:43

facebook
twitter
gplus

eskimo yazdı:"Vergilerimizden maaşı ödenen insanların maaş karşılığı görev yapmak yerine, sokaklarda halka eziyet etmesi, iyiden iyiye mide bulandırır hale gelmiştir. Ben kendi vergim için konuşuyorum, bu ülkedeki her polisin çoluğuna çocuğuna haram, zehir ve zıkkım olsun! Vergimden maaş almalarına ne kanunen, ne kalben rızam yoktur. Dünyada ve ahirette iki elim yakalarındadır."

Tüm yazıyı okuduktan sonra, yazıdan ve olan olaylardan çıkardığım bir karşıt görüşürü sunmam gerekiyor:
otobüsleri taşlayanlar, kamu malına zarar verenler de benim maaşımla benim malıma zarar vermiş olmuyor mu? kaç yüz bin TL lik masraf çıktı bunlar kimin vergisi ile ödeniyor?


Abicim, o zaman gidip senin benim vergilerimizle alınan kamu mallarına zarar verenleri toplayacaksın.. Ama bununda bir adabı var..

Kaç kişi kör oldu, kaç kişi öldü, kaç kişi felç kaldı, kaç kişi zarar gördü bu olaylardan.. Hepsi mi otobüslerin camını kıran tayfadan?

Suratına biber gazı kapsülü atılan herkes mi suçlu?

Evini ve 5 çocuğunu geçindirmek için bayrak satan abinin suçu nedir? -ki kendisi terör örgütünü kışkırtmaktan dolayı cezaevinde-

Eee öyle diyorsun da, doğuda bölücü terör örgütü, kimlik kontrolü yapmaya başlamış, yol kesmeye başlamış.. Eee nerde ülkemin güzel polisi?

Askere kurşun sıkan hainler nerde?

Direk cana kastedilmediği sürece kullanılmasının yasak olduğu silahı kullanıp Ethem'i öldüren Ahmet Şahbaz nerde?

Peki ya Ali İsmail?

Elinde pala sallayan, annesi yaşında bir kadının sırtına tekme atmaktan çekinmeyen insanları tehdit eden şahıs nerde? Ben söyleyeyim.. Fas'ta!!!

Anayasaya göre suç değil midir bunun yaptığı? Peki güzel polisimiz ne yaptı bu adama?

Daha biraz önce konusunu açtım abim.. Hataydaki Suriyeliler.. Polisimiz ne yapıyor bu konuda?

Konu biraz kaydı ama dayanamadım..
Anders Svetlenikov
 
Mesajlar: 55
Kayıt: 12 Tem 2013 23:08


Dön Siyaset Politika