Avrupaya Giden Suriyeliler

Yeni Dünya Düzeni (New World Order), monarşileri yıkmayı, dini inançları yok etmeyi, ulus devletleri ve vatanseverliği sonlandırarak sosyal düzeni alt üst etmeyi planladığı öne sürülen teori

Re: Avrupaya Giden Suriyeliler

Mesajgönderen Nate RIVER » 12 Eyl 2015 23:01

facebook
twitter
gplus

-Skywalker- yazdı:Osmanlı Devleti kendi tarihi boyunca 207 savaş gerçekleştirmiş ve bunun 170’ini kazanmıştır. Geriye kalan 26'sını kaybetmiş, 11'inden ise sonuç alınamamıştır. Bunları incelediğimiz zaman Osmanlı'nın sebepsizce gidip de bir devlete saldırma hali yok. Mesela sadece bir örnek vermek istiyorum. Bu arada bu bilgileri Avusturyalı tarihçi Joseph von Hammer'ın 1833 yılında yazdığı "Büyük Osmanlı Tarihi" isimli kitaptan alıntılıyorum. Bunları yazan kişi Müslüman ya da Osmanlıcı değil, Avrupalı bir tarihçi. Objektif olması açısından bizim tarihçilerden örnek vermiyorum.


Ben bunları araştırabilirim ama nereden araştıracağımı bilmiyorum, sen bana tarihçi (veya kitap felan) önerebilirsen iyi olur. Direk link atarsan daha iyi olur. :)

Yanlız şöyle bir durum var (yine ders kitaplarından ve klasik tarihten örnek vereceğim); Osman Bey ülkeyi yeni kurduğu zamanlarda Osmanlı sınırlarını genişletmek için yine diğer devletlere sebepsizce savaşlar açmıştır. Osmanlılar sürekli saldırılara devam ettiklerinden dolayı, durdurulmak için başka ülkelerin saldırısıyla karşılaşmış olmaları da muhtemel. Mesela günümüzde Amerika da aynı şeyi yapıyor, bence ülkelerin birleşip amerikan ordusuna göz dağı vermesi lazım, aksi durumda saldırıyı bitirmezler. Aynı şey Osmanlı döneminde onların da başına gelmiş olabilir.

-Skywalker- yazdı:Dünya üzerinde manevi amaçları olmayan bir tane bile devlet yok, en pasif devletin bile kendince manevi amaçları vardır. Bu tarihte de böyledir. İşte bu yüzden diyorum Osmanlı'yı eleştirirken 21. yüzyıl kafasından bakamayız diye. Osmanlı 14. ve 20. yüzyıllar arasında varlığını sürdürmüş bir devlet ise, 14, 15, 16. yüzyıllardaki Dünya görüşünden bakarsak ancak eleştirebiliriz. Osmanlı'nın cihan hakimiyeti şeklinde bir hedefi varsa, bu hedef Osmanlı'nın çağdaşı diyebileceğimiz Bizans Krallığı, Safeviler, Avusturya Arşidüklüğü, Kutsal Roma, Fransa ve daha adını sayamayacağız yüzlerce devlette de vardı. Osmanlı'da kardeş katli olayı varsa, Avrupa'da da taht kavgaları sırasında kardeşler birbirini öldürüyordu. Osmanlı'nın iskan politikası varsa, Avrupalı devletlerin de mezhepsel ve geleneksel baskıları vardı, Osmanlılarda kut anlayışı varsa, Avrupalılarda da Papa tarafından kutsanma vardı, vs. şeklinde uzar gider. Burada saydıklarım doğru ya da yanlış şeylerdi demiyorum, şunu demeye çalışıyorum; eleştireceğimiz zaman dönemin koşullarını ele alarak eleştirmeliyiz, 21. yüzyıl dünyasına, 21. yüzyıl düşünce sistemine ve yaşantısına göre değil.


Osmanlı'nın yaptığı kötülükleri diğer devletlerin de yapması bahsi geçen kötülüklerin hoş görülebilir olduğunu göstermez, tam aksine bütün ülkelerin çok büyük bir yanılgı içinde olduğunu gösterir. Ona kalırsa daha eski dönemlerde insanlar köleliği veya ne bileyim insan kurban etmeyi felan normal karşılıyordu, bunların sapıklık olduğu (tarihi dönem farketmeksizin) açık ve nettir. Bahsettiğimiz devletlerin eski çağlarda yaşamış olması yine bir şeyi değiştirmez. Ayrıca tarih boyunca bir çok düşünür ve filozof otoritelerin davranışlarını açıkça eleştirmiştir, eski tanınmış filozofları inceleyin, adamlar günümüzdeki medeni hukukla kapışacak fikirler ortaya atmıştır. Yine bunları lise felsefe kitaplarındaki siyaset felsefesi ünitesinde felan özet şeklinde görebilirsiniz. Zaten filozofları felan bırakın tarihin hemen hemen bütün dönemlerinde bizzat Allah kitap göndererek insanları doğru yola davet etmiştir, yani insanların eski çağlarda yaşamış olması hiç bir şeyi değiştirmez, doğru yol hiç bir zaman değişmemiştir çünkü. Biraz dine kaydık ama neyse.

-Skywalker- yazdı:Ki Osmanlı Devleti kendinden olmayana hoşgörülü davranma konusunda Avrupalılardan çok daha öndeydi. Gayrimüslimler Osmanlı topraklarında Müslümanlardan daha rahat yaşıyordu, hatta bu durum daha sonra Müslümanların şikayetçi olduğu bir konu haline geldi. Kiliselerin Camii'ye çevrilmesi gibi ikilemde kalınan durumlar var ama aynısını Avrupalılar da yapıyor. Machiavelli okuyanlar bilir, halkın isyan etmesinin önüne geçmek adına bazı şeyler yapılmak zorundadır ve bunu o dönemde var olan her devlet uygulamıştır zaten. Ama Osmanlı bu konuda daha hoşgörülüdür. Buna en güzel örnek de Fatih Sultan Mehmet'in ve Kanuni Sultan Süleyman'ın fetihlerden sonra yayınladığı hak ve hürriyetlere dair fermanlar verilebilir. Daha önce paylaşmıştım, Fatih'in 1463'de Bosna'yı fethinden sonra yayınladığı ferman:


Buraya katılıyorum, Osmanlı devletindeki şartlar daha iyiydi. Hatta Avrupalılar bir ara (ne bir arası baya yüzyıllar boyunca) kilisenin baskıcı rejimi altında çok kötü bir dönem geçirmiştir. Bu döneme de Avrupa tarihinde ''Dark Ages (karanlık çağlar)'' denir.

Şu Fatih'in fermanı ile ilgili de bir şey söyleyeyim; tarih boyunca ve günümüzde de çoğu lider böyle kağıt üzerinde medeni bir tavır sergileyip içten içe bozgunculuğun dibine vurmuştur. O yüzden artık otoritelerin yayınladığı kağıtlardan daha çok direk somut olarak yaptıkları davranışlara bakıyorum. Günümüzde de dışarıdan çok modern görünen hükümetler ''bakın herkes özgür burada barış demokrasi çiçek böcek heheh (((:'' şeklinde astronot olmak isteyen 5 yaşındaki çocuk masumiyeti kıvamında basın açıklamaları yapıp alttan alttan her türlü sapıklığı yapmaya devam ediyorlar. O yüzden dediğim gibi ben Osmanlı'nın savaş belgelerini felan okursam daha etkili olur.

-Skywalker- yazdı:Öncelikle Osmanlı'nın katliam yaptığı savaşları ya da olayları sıralamanı isterim senden, çünkü bu katliam olayı çok kesin ve net bir ifade. Emeviler'in Türklere yaptığı katliamlar vardır mesela, ya da İspanyolların Yahudilere. Aynı şekilde Moğolların da Müslümanlara uyguladığı katliamlar vardır. Osmanlı'nın gerçekleştirdiği bu tür bir katliam bilmiyorum, okumadım.


Katliam derken şöyle; sen gidip insanların ülkesine saldırıp oradaki askerlerin hepsini öldürürsen pek tabi katliam olur. ''Katliam'' deyince aklınıza sadece belli başlı kalıplar gelmesin. Sen tahttan inmemek için bebek boğduruyorsan bu da katliamdır. Veya dinden çıkanı kesiyorsan bu da katliamdır... liste uzar gider. Diğer verdiğin örneklere de az çok aşinayım, onlar da pek tabi katliamdır.

-Skywalker- yazdı:Yukarıda da dediğim gibi, İskan Politikası dediğimiz olayı uygulamayan devlet yok. Sadece bunun bizde bir ismi var ve kanunlara göre yapılıyor. Bir devlet o iskan dediğimiz şeyi uygulamazsa isyanlar sonucunda yıkılmaya mahkumdur zaten.


İskan politikası yapan devlet zaten ilk önce gidip başkasının ülkesini işgal etmiş demektir. Sen gidip başkasının ülkesini ele geçirirsen onların isyan çıkarması haktır zaten.

Ayrıca Osmanlı devleti ile ilgili şöyle bir mantık hatası var; madem Osmanlılar hep savunma savaşı yaptı, o zaman neden savaşlar sonucunda ülkeleri kendi topraklarına katmışlar? Burada tutarsızlık var, savunma savaşı yapan adam ülkeyi ele geçirmez. En kötü ihtimalle karşı taraf sürekli saldırmaya devam ediyorsa o zaman ülkenin mevcut otoritesi düşene kadar savaşılır, ondan sonra da ülkeyi tekrar ''ülkenin kendi halkına'' bırakırsın. Sen adamların ülkesini ele geçiriyorsun, e zaten adam padişah olduğu için direk mutlak otoritesi var, millet de mecbur boyun eğmek zorunda kalıyor. İnsanlar 1 kişinin (veya bir kaç kişinin veya bir grubun) himayesi altında yaşamak zorunda bırakılamaz, açıkça insan haklarına aykırıdır. Zaten padişah öldükten sonra bütün topraklar kendi çocuğuna geçiyor, bir başka insan hakları ihlali. Acaba o sonradan Osmanlı'ya katılan yabancı ırkların kendi liderlerini seçme hakkı oldu mu? Kesinlikle olmadı çünkü Osmanlı devletinin dinine aykırıydı, saltanatta bütün otorite direk babadan oğula geçer.

-Skywalker- yazdı:Osmanlı'nın bize anlatıldığı kaynaklar Osmanlı yanlısı kaynaklar değil. Osmanlı Devleti'nin bize bu şekilde anlatılmasının sebebi, Atatürk'ün uyguladığı politikalardır ve o da devrimleri halka benimsetmek amacıyla kendince haklı olanı yapmıştır. Bak yukarda ne diyor "Eski hükümdara ait olan soyun kökünü kurutmak." Atatürk de devrimlerin benimsetilmesi için Osmanlıların kara propagandasının yapılması gerektiğini biliyordu. Bu sebeple önce Hanedan sürgün edildi, daha sonra Osmanlı karşıtı bir eğitim-öğretim müfredatı hazırlandı. Cumhuriyet'in kuruluşundan beri bu böyledir. Allah korusun bir gün Cumhuriyet ortadan kalksa ve başka birileri gelse, o da Atatürk'ün kara propagandasını yapacak ve Atatürkçüleri bastıracaktır büyük ihtimal. (Gerçi günümüzde de aynısı yaşanıyor ) Ne demek istediğimi umarım anlatabilmişimdir, o dönemde oyunun kuralı böyleydi ve oyunu böyle oynadılar. Gerçi bazı kurallar günümüzde de geçerli çoğu siyasetçi için.


Ama ders kitaplarında Osmanlı devleti kötü bir devlet olarak anlatılmıyor ki? Tam tersine Türkiye'de okutulan tarih kitapları tamamen Osmanlı yanlısıdır. Acaba Atatürk zamanında kötü bir devlet olarak anlatılıyordu da sonradan hükümetler değiştikçe bu yazılanların yalan olduğunu anlayamayıp mevcut yalanları mı düzeltmeye çalıştı?

-Skywalker- yazdı:Bu konu uzar gider. Senin Osmanlı'ya belli bir bakış açın var ve burada verdiğim cevaplarla pek değişeceğini sanmam, yani Think Tank'ın Ortadoğu'ya ve Müslümanlara bakışı nasıl ön yargılı ise sen de o şekilde yaklaşıyorsun Osmanlı'ya, daha doğrusu zamanında öyle öğrenmişsin. Ama sen onun gibi sabit düşünceli ve bağnaz değilsin, fikirlerini değiştirebilecek kadar sorgulayıcısın. Tarihi konularda da öyle olmanı dilerim. Ben dediklerimde %100 haklı değilim elbet ama durumun senin anlattığın gibi olmadığından da eminiz.


Dediğin gibi benim Osmanlı'ya karşı belli bir duruşum var ama mutlak bir duruş değil. Bana belgelerle gelin yeter.

Yanlız Osmanlı devletinin saltanatı benimseyen bir devlet olması, sırf 1 adamın tahtını ve gücünü korumak için bebekleri (kendi öz kardeşlerini felan) boğdurması, dinden çıkanın kafasının kesilmesi, yüzyıllar boyunca ''bütün dünyayı fethetmek'' gibi akıl dışı fikirlerle kibir alanında Firavun ile kapışan adamların liderlik yapması... gibi bazı mavi ekranlık sebepler yüzünden Osmanlı devletine her zaman belli bir mesafede kalmam gerekir diye düşünüyorum. Aynı şey diğer devletler için de geçerli. Bilmiyorum son paragrafta yazdıklarıma katılıyor musun, bunların da sahte bilgiler olacağını sanmıyorum. Bu arada Atatürk ile ilgili söylediğin şey mantıklı geldi baya.
Kullanıcı avatarı
Nate RIVER
 
Mesajlar: 3631
Kayıt: 18 Tem 2013 20:26

Re: Avrupaya Giden Suriyeliler

Mesajgönderen Think Tank » 13 Eyl 2015 06:06

facebook
twitter
gplus

Ahmet Şimşirgil mi tarafsız? Canlı yayında Abdülhamit'in bir karış toprak kaybetmediğini söylemiş bir adamdır kendisi.
Think Tank
 
Mesajlar: 59
Kayıt: 29 Ağu 2015 22:52

Re: Avrupaya Giden Suriyeliler

Mesajgönderen Nate RIVER » 13 Eyl 2015 12:49

facebook
twitter
gplus

Tamam teşekkür ederim. İnternetten bakayım pdf olarak bulunuyor mu diye.

En tarafsız tarihçi İlber Ortaylı ise onun diğer kitaplarını da önerir misin? Direk oradan başlayayım, bilmiyorum adamın kaç tane Osmanlı ile ilgili kitabı var.
Kullanıcı avatarı
Nate RIVER
 
Mesajlar: 3631
Kayıt: 18 Tem 2013 20:26

Re: Avrupaya Giden Suriyeliler

Mesajgönderen bergman » 13 Eyl 2015 18:43

facebook
twitter
gplus

benim sinir olduğum konu şu: ortadoğu insanı için, avrupa ve abd'nin sömürgeci hareketleri geride bıraktı ondan hala yerlerinde sayıyor gelişemiyorlar düşüncesi.

bu düşünceye katılmakla birlikte biraz da suçu ortadoğulu insanlarda buluyorum. çünkü cidden kendilerini geliştirmiyorlar. okuyup araştırmıyorlar. gelişmek için bir çaba harcamadıktan sonra suçlu bulmak kolay.
et olsun götüme girsin
Kullanıcı avatarı
bergman
 
Mesajlar: 403
Kayıt: 23 Ağu 2014 11:18

Önceki

Dön Yeni Dünya Düzeni
cron