Bayanlar baylar araştırmalarım sonucu şu kanıya vardım;zorla Müslüman olduk!Biz zannediyoruz ki Abbasiler bize savaş açıyor,Çinli ve Moğol akınlarından zayıf düşüyoruz ve sonunda Abbasilere katılıyoruz,bakıyoruz Müslümanlık ile Tengricilik örtüşüyor kabul ediyoruz.Yanlış!!
1.İslam ve Gök(Kök)-Tengri
Tengricilik dini ırkçı bir din.Kısaca Tengricilik şunu anlatır:İnsanlar için dünya ve evren yaratır Tengri,sonrasında insanlar yoldan çıkar ve nankörlük eder(her insan,istisnasız) ve sonrasında Tengri sinirlenir,TÜRK ırkını yaratır ve TÜRK ırkı Tengrinin Askerleri olacaktır,insanları ıslah etmek için yaratılmışlardır.TÜRK devletleri bu yüzden TÜRK'ü köle etmeyi yasaklar,TÜRKLER arası zinanın cezası ölümdür gibi kuralları var.Çok katı bir din Tengricilik,orduya benziyor cidden ahlak anlayışları.İslamiyet ise tüm Mü'minler'in birlik ve beraberlik içerisinde olmasını,din,dil,ırk ayrımı yapılmamasını emreder.Herkes Müslüman olabilir.Yalnız Tengricilikte herkesin sadece TÜRK ırkının Tengrici olduğu savunulur,bir TÜRK,Tengi'nin yolundan çıkarsa cezası ölümdür çünkü Tengri'nin askeri olarak yaratılmıştır ve eğer reddederse nankörlere katılır.
TÜRKLER VE İSLAMİYET
Şimdi vereceğim bilgiler tamamen İslami kaynaklardan,Taberi ve Zekeriya Kitapçı gibi İslami tarihçi ve yazarlardan seçme...
Kaynaklarda İslamiyeti 740'ta kabul ettiğimiz yazar.Oysa Arap baskıları 670'de başladı.İslamiyeti bahane edip hem TÜRK'ü İslam'dan soğuttular hem Arap Emperyalizmi yaptılar...
İpek yolu üzerinde Seyhun ve Ceyhun nehirleri vardı.Bizim topraklarımız içerisindeydi bu nehirler.Bu nehirler civarında Semerkant gibi zengin ve İpek Yolu üzerinde şehirlerimiz vardı.Semerkant’ın zenginliğinin o devirde dillere destan olduğu söylenir.. Bu zenginlik öteden beri Talancı Arapların iştahını kabartıyorduysa da, Türklerden çekiniyorlar ve araya sınır olarak koydukları Ceyhun nehrini geçmeye pek cesaret edemiyorlardı.. Çünkü daha önce Halife Osman zamanında, Muhammed bin Cerir komutasındaki Araplar İslamı yayma bahanesiyle oraları talan etmek için 2700 kişilik bir ordu ile Fergane’ye kadar girdiyse de Türkler tarafından yok edilmişlerdi.. Ancak daha sonraları Muaviye tarafından, Ceyhun nehrinin altında kalan Horasan’ın tamamı ile işgal edilmesi ile o bölgede ilk Araplaştırma ve İslamlaştırma girişimleri başlamış oldu...
Bu dönemlerde Araplar TÜRKLERLE savaş yaptılar,pek başarılı olamasalar da kan dökücü Haccac,Abdülmelik bin Mervan'ın yardımcılığını yaptı ve Arap coğrafyası yakınlarında oturan halkların resmi dilinin Arapça olması gerektiği diretildi ve sonraki yıllarda işgal edilen TÜRKLER'in Horasan bölgesine kan dökücü bir vali atandı;Kuteybe bin Müslim...
KUTEYBE bin MÜSLİM ve SONRASI
Kuteybe bin Müslim,valilik yaptığı dönemlerde Orta Asya'nın belirli yerlerine seferler düzenlemiş,Afganistan coğrafyasına kadar gelmiştir.Ayrıca Maveraünnehir Fethi'ni yapmıştır.O dönemde TÜRK hükümdar Rutbil,Araplara vergi veriyordur.Abdülmelik bin Mervan ölünce oğlu Velid tahta geçer.
Velid ve Kuteybe,Araplar'ın kalıcı bir başarı elde edemediği TÜRK yurdu üzerinde iyice baskı kurarlar.İlk olarak Baykent kuşatılır ve dönemin TÜRK beylikleri bir olarak Baykent'in yardımına koşarlar.İki ay çetin bir savaş verilir,pek bir başarı elde edilemese de Kuteybe TÜRKLER'i haraca bağlayan bir anlaşma yapmaya zorlar,istediği de olur.Atalarımız esir alınır,kadınlarımız tecavüzlere uğrar,şehir anlaşmanın aksine baştan aşağı yağmalanır.
Taberi’nin anlatımlarına göre, Kuteybe’nin aldığı ganimetlerin haddi hesabı yoktur.Taberi, bütün Horasan’ı işgal ettiklerinde dahi bu kadar ganimet toplayamadıklarını söyler.
Sonrasında çok uzun bir konu olan Buhara'nın tekrar kuşatılması ve ilk TÜRK katliamı var ama pek girmeyeyim.Yine olan oldu.Atalarımı kılıçtan geçirdiler,kadınlarımıza tecavüz ettiler.Buhara sonrasında Talkan Katliamı oldu.İsmi "Büyük Katliam" diye geçer.40.000 TÜRK erkek kılıçtan geçirildi,kadınlarımız cariye olarak verildi,yine sonuç aynıydı.Curcan Katliamı geldi,sonuç aynı.Aynı zamanda Curcan Katliamı "Büyük Curcan Katliamı"diye de geçer.Ağır kayıplar vermişizdir.
Kaşgar kuşatılacakken Halife Velid ölür.Sonrasında yeni halife ile Kuteybe anlaşamaz.Kuteybe isyan çıkarır.Lakin isyanında yalnızdır çünkü diğer komutanlar halifeye karşı gelmek istememişlerdir.Kuteybe başarısız olur ve kellesi alınır.Haccac ve Kuteybe ölür.Kuteybe ölmeden önce kardeşi Abdurrahman bin Müslim'i Semerkant valisi yapmıştır.
Bu dönemlerde Sulu Kağan önce Çinlilerle birlik olup Araplara karşı savaşmak istemiştir.Fakat Çinliler reddetmiştir.Sonrasında Sulu Kağan,737 yılında Halid'in üzerine yürür.Araplar zaiyat vererek Ceyhun Nehri'nin güneyine çekilir. Türkler Ceyhun nehrini geçerek Arapları Belh’e kadar çekilmeye zorlar, ancak Cuzcan önderi, Araplarla birleşerek Sulu Kağan'ın ülkesine çekilmesine sebep olur.Göründüğü kadarı ile eğer Cuzcan önderi Araplarla işbirliği yapmamış olsaydı Sulu Kağan'ın ordusu muhtemelen Arapları Türk topraklarından temizleyecekti.Sulu Kağan ülkesine döndükten sonra bir zamanlar Araplara karşı beraber savaştığı Kur-Sul tarafından şahsi nedenlerden dolayı öldürülür.Bu gelişmenin birazda Çin tarafından tezgahlandığı, ve tarihte Çin’in Türk Beyliklerini birbirine düşürme siyaseti olarak görülür.Sulu Kağan'ın ölmesi Araplar arasında sevinçle karşılanır. Öyle ki Horasan Valisi Araplara Sulu Kağan'ın öldürülmesinden dolayı şükür orucu tutulmasını ister...
Emevilerin son valisi Nasır İbni Seyyar'ın valiliğe gelmesi ile birlikte Güney Türkistan’da Arap güçlerinde bir toparlanma başlar.Nasır, Arap hakimiyetinin yumuşak bir politika ile daha kolay bir şekilde yayılabileceği bilinci ile güçlü bir ordu kurarak Türk topraklarına yayılır. 739 yılında Araplar Semerkant’a tamamen yerleşirler.Ancak bu arada Araplar için hiç beklemedikleri bir gelişme olur.Araplara karşı saldırı düzenlemeyi planlayan ve bu nedenle nehrin etrafında keşif yapan Kur-Sul, Arap askerlerine yakalanır.Nasır,Kur-Sul’u hemen öldürerek cesedini Türklerin görebileceği şekilde Seyhun nehrinin kenarına astırır.. Bu manzara çok geçmeden Türkler üzerinde beklenen etkiyi yapar ve Türk ordusu zaten sayıca üstün olan Araplar karşısında dağılır.Taşkent ve Fergana da teslim olur.Nasır,bundan sonra Arap hakimiyetini daha yumuşak politikalar uygulayarak sürdürür.Yurtlarını terk ederek giden Türklerin geri dönmeleri halinde vergi borçları affedilir.. Halk içinden Müslüman olanlara bazı ekonomik ve sosyal çıkarlar sağlanarak, onların kendiliğinden Müslümanlığı seçmeleri teşvik edilir.İslam’ın taraftar bulabilmesi için, gerek korkutarak, gerek teşvik ederek gereken her türlü tedbiri alınır.Bu alınan tedbirler yavaşta olsa sonuç verir.Türk topraklarındaki son Emevi Arap valisi Nasır ibni Seyyar Türklere İslam’ı kabul ettirmeyi başarmıştır...
Evet bize anlatılan 740'tan sonrası ve evet o zamanlar zaten Müslümandık ve bazılarımız Orta Asya'da kaldı bazılarımız Abbasilerin yanına göç etti.Oysa Müslüman olmamızda en büyük rol oynayan yer 670-740 yılları arası.Çarpıtılan bir TÜRK tarihi var ortada.TTK ise hiçbir şey yapmıyor.