Hadisler, Ayet midir?

[GobL1N]

Öncelikte bütün hadisler için sormadım hadisler ayet midir diye. Peygamberimiz kendi başına hüküm vermemiştir diye düşünüyorum. Haliyle Allah tarafından hüküm verilip, peygamberimiz tarafından uygulandığında bir nevi hadislerde ayet niteliğinde oluyor. Yine Allah'tan geliyor yani. Neyse umarım biraz anlamışınızdır.

[shirokenshi]

Hadise asla ve kat'a ayet hükmünde denmemelidir. Peygamber'den duysak elbette sonuna kadar inanmamız gerekirdi ama hadisler bize nasıl geçti bilmiyoruz. Ne kadar doğru bilmiyoruz, artı Kuran'a ters pek çok hadis var. Tabii %100 sahih olduğu söylenen hadislere de bakıp Kuran'a göre doğrularını alabiliriz, bu konuda da şöyle bir ayet vardı hatta:

Zümer 18 - Onlar ki, sözü dinler de en güzeline uyarlar. İşte bunlardır, Allah'ın kılavuzladıkları; işte bunlardır, akıl ve gönül sahipleri.

Fakat asla hadis = Kuran değil. Sağlam basmak istiyorsak Kuran'dan ayrılmamalı.

[Nate RIVER]

İslam Kuran'dan ibarettir. Kafa karıştırmaya gerek yok.

[canq]

hadisler bu kadar değerli olsaydı hz muhammed bunları o an yazdırırdı 200 yıl gecikmezdi. Kuran'dan ötesi şüphelidir ondan şaşmayalım yeter.

[faqo]

hadisler bu kadar değerli olsaydı hz muhammed bunları o an yazdırırdı 200 yıl gecikmezdi. Kuran'dan ötesi şüphelidir ondan şaşmayalım yeter.

hadislerin o an yazdırılmamasının nedeni daha o yıllarda Kur'an'ın yeni nazil oluyor oluşu ve okuma yazma oranının çok düşük oluşudur. Kur'an'ın daha yeni indiriliyor olması vesilesiyle zaten bir çok sorun bu şekilde çözülüyodu ayrıca Peygamberimizin olası yanlış anlaşılmalar sonucunda Allah'ın kelamıyla kendi sözlerinin karışmasını da bu şekilde engellediğini söyleyebiliriz

İslam Kuran'dan ibarettir. Kafa karıştırmaya gerek yok.

İslam Kuran'dan ibaret değildir. Tabi ki dinin birinci kaynağı Kuran'dır ama ikinci kaynak olarak "sahih" hadisleri de önemsemek zorundayız. Hadisler Kuran'ın üzerinde durmadığı ayrıntılar hakkında detay verir. Örneğin namaz hakkında inen bir kaç ayete bakalım:

"Şüphesiz ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar."

Ankebût sûresi (29), 45

"Namazlara, özellikle orta namaza devam ediniz."

Bakara sûresi (2), 238

bide hadislere bakalım:

1.Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Müslüman -veya mü'min- bir kul abdest alır ve yüzünü yıkarsa, gözleri ile bakarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile yüzünden çıkar. İki elini yıkadığında, elleriyle tutarak işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ellerinden çıkar. Ayaklarını yıkadığı zaman, ayaklarıyla yürüyerek işlediği her günah abdest suyu -veya suyun son damlası- ile ayaklarından çıkar. Neticede o mü'min kul günahlardan temizlenmiş olur."

Müslim, Tahâret 32. Ayrıca bk. Tirmizî, Tahâret 2


2.Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Kıyamet gününde kulun hesaba çekileceği ilk ameli onun namazıdır. Eğer namazı düzgün olursa, işi iyi gider ve kazançlı çıkar. Namazı düzgün olmazsa, kaybeder ve zararlı çıkar. Şayet farzlarından bir şey noksan çıkarsa, Azîz ve Celîl olan Rabb'i:

- Kulumun nâfile namazları var mı, bakınız? der. Farzların eksiği nafilelerle tamamlanır. Sonra diğer amellerinden de bu şekilde hesaba çekilir."

Tirmizî, Mevâkît 188. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 149; Nesâî, Salât 9; İbni Mâce, İkâmet 202

gördüğünüz gibi "genelde" Kuran olayları açıklamadan aktarır, detay vermez. bizim bugün din içerisinde uyguladığımız pek çok hareket hadislerin ışığıyla aydınlatılarak bize kadar gelmiştir. kısaca demek istediğim şudur ki hadisler Kuran'ın tamamlayıcısıdır. onun bize emrettiği ya da yasakladığı şeyleri açıklar, ayrıntı vererek anlatır.

'her hadise güvenmem ben kardeşim' kafasını anlarım, o başka bir şey. zaten sahih hadis denen bir olay var. tüm islam alimlerinin üzerinde hemfikir olduğu hadisler. bunların zaten Kuran ile çelişmesi gibi bir durum da olamaz.