Tüm insanların namazı arayışı

Din ve Felsefe üzerine fikir alışverişinde bulunuyoruz

Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen Emre_1974tr » 15 Tem 2013 05:23

facebook
twitter
gplus

Yüce Allah sistemini öyle bir kurmuştur ki, eğer emir ve yasaklarına uyarsanız daha bu dünyada nimetleri yaşamaya başlıyorsunuz, yok eğer uymazsanız daha bu dünyada sıkıntıları...

Namaz kılma da bunlardan biridir.

Namaz kılmak başlı başına insan psikolojisine iyi gelmesinin yanı sıra, sabah namazının vakti, tam da tabiatın canlanmaya başlayıp, neşe ve huzurun en üst seviyeye ulaştığı andır. Ve bu anda uyanıp kalkan kişi hiçbir şey yapmasa bile, yine de yaşama sevinciyle dolacaktır. Bir de namazını kılarsa duyacağı mutluluk, huzur ve coşku katlanarak büyüyecektir.

Bunun yanı sıra, akşam namazının vakti tam da yine huzurun, içe dönüklüğün, dinlence halinin zamanıdır. Yine bu anda, yani tam vaktinde kılacağınız namazla bu geçiş evresinden maksimum faydayı edinmeyi sağladığınız gibi, bu geçiş döneminden kaynaklanabilecek sıkıntıları da minimuma indirebilirsiniz.

Yani günde 3 kez kılınacak namaz size maddi ve manevi sayısız yarar sağlayacaktır. Daha cennete gitmeden, bu dünyada onun izlerini algılamanıza vesile olacaktır. Bunun bedensel ve zihinsel sağlığınıza faydaları saymakla bitmez. İşin sevap, Allah’a yaklaşma gibi bilinen asıl güzelliklerini tekrardan söylemeye gerek bile duymuyorum.

Ha peki bunu yapmazsanız, işin sevap-kulluk kısmı bir yana, dünya nimeti olarak neler kaçırmış olursunuz?

Şu olur; şu an batılıların ve Uzakdoğuluların yaptığı gibi yogadan, meditasyondan, alnınızdaki enerji noktanızı uyarma işlemlerinden(Shirodhara) medet ummaya başlarsınız. Depresyon ve stres içinde yüzer, namazın sağlayacağı güzellikleri bu saydığım metotlarda arama telaşına düşersiniz. Aslında bugünkü dünyada meditasyon, yoga çılgınlığı, Shirodhara çılgınlığı yaşanıyorsa, bunun altında aslında namazın aranması yatıyordur. Onun eksikliği yatıyordur.

Ayurveda’daki gerçek adıyla "Shirodhara" tekniğini internetten, arama motorlarından bulup inceleyebilirsiniz.

Ve insanlar sabahları tam da güneşin doğma vaktinde kalkıp yoga yapma telaşı içindeler bugün. Çünkü bunu yapınca daha huzurlu olduklarını, stres ve depresyonlarında azalma olduğunu düşünüyorlar.

Ve sabah güneşin doğma vaktinde yapılacak bu arınma jimnastiğine "güneşe selam" adını veriyorlar. Ve yine bu yoga uygulamasını incelerseniz, haraketlerin namazla büyük oranda benzerlik gösterdiğini göreceksiniz.

Aynı şekilde akşam vakti de buna benzer bir yoga egzersizi yapılıp, insanlar huzura ve sağlığa kavuşmaya çalışıyorlar.

Bir de bunun dışında yine genelde günde 2 kez meditasyon yapmaya çalışıyorlar.

Ve yine aslında insanlar namazı arıyorlar. Onun vereceği güzellikleri, nimetlere kavuşabilmek için çırpınıyorlar. Ama ne yazık ki bu mutluluğu yanlış bir yerde arıyorlar.

Peki madem namaz kılmak meditasyon ve yoga gibi uygulamalardan üstündür diyoruz, o zaman bunu doğrulayacak somut bir delil olmalı.

Evet, var. Hem de bir ayurveda uzmanı olan Dr. Deepak Chopra’nın bile itiraf ettiği ve hatta bazı kitaplarında işlediği gibi, dünyanın en uzun ömürlü insanları Müslümanlar arasından çıkmaktadır genelde. Ve bu insanlar Uzakdoğulular gibi meditasyonla veya ginseng gibi süper besinlerle değil, namaz, oruç gibi ritüeller ve yoğurt, kırmızı et gibi besinlerle bunu gerçekleştirmişlerdir.

“Süper yüzyıllıklar” adı verilen uzun ömürlü bireylere sahip toplumlar bugünün coğrafyasında Gürcistan, Azerbaycan gibi yerlerde görülmektedirler. Özellikle dağlık alanlarda yaşarlar. Ama genleri karma olduğundan, bilim adamları onların uzun ömürlü olmalarını genetik faktörle değil, yaşam biçimleriyle açıklamaktadırlar.

Bilinen en uzun ömürlü insan Azeri Shirali Mislimov’dur. 1973 yılında 168 yaşında yaşama veda ettiği söylenmektedir.

Özellikle Azerbaycan-İran sınırındaki Lerik kasabasının sağlıkları insanları dikkat çekiyor.

Zaten namaz kılma ve oruç tutmanın faydaları artık bilim dünyasınca da keşfediliyor. Bunlar yogadan da, diğer tekniklerden de sağlığa ve yaşam kalitesine daha çok faydalı.

Umarız tüm dünyadaki insanlar, farkında olmadan arayıp durdukları namazı keşfederler ve gerçek mutluluğa ve kurtuluşa doğru bir adım daha atarlar.


Selam ve sevgiler.
Emre_1974tr
 
Mesajlar: 551
Kayıt: 30 Haz 2013 12:33

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen ceci » 15 Tem 2013 08:34

facebook
twitter
gplus

Valla hocam ben namazı sadece, Kutsal kitap bana emrettiği için kılarım. İslam dinide mensup insanlara farz olan bir ibadet olduğu için kılarım.
elbetteki sizin bahsettiğiz olgular gibi belki daha fazlası zahiri bakımından vuku bulmuştur ve bulacaktır da, belki bizim bilmediğimiz daha bir çok yönü vardır, namaz ibadetlerinin vücudumuza ve zihnimize getirdiği faydalar adı altında.. ama dediğim gibi namaz ibadetini sadece ve sadece bana verilen bir emir olduğu için eda ediyorum.
Resim
Kullanıcı avatarı
ceci
 
Mesajlar: 3205
Kayıt: 11 Tem 2013 22:57
Konum: İstanbul & Addis Ababa

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen yazyagmuru » 15 Tem 2013 09:52

facebook
twitter
gplus

günesin doğmasında önce de batmasından önce de Rabbini hamd ile tesbih et,gündüzün iki tarafında ve gecenin bir kısım zamanlarında da tesbih et ki Allah'ın rızasını kazanasın. taha suresi 130.ayet mealidir.
buna göre farz olan namaz 5 vakit olarak anlaşılmaktadır.bu ayeti sağlamlaştıran ayetler de mevcuttur.
وَتَرَى الْمَلَائِكَةَ حَافِّينَ مِنْ حَوْلِ الْعَرْشِ يُسَبِّحُونَ بِحَمْدِ رَبِّهِمْ وَقُضِيَ بَيْنَهُم بِالْحَقِّ وَقِيلَ الْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Kullanıcı avatarı
yazyagmuru
 
Mesajlar: 1295
Kayıt: 13 Tem 2013 11:11
Konum: ankara

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen insan85 » 16 Tem 2013 19:56

facebook
twitter
gplus

yazyagmuru yazdı:günesin doğmasında önce de batmasından önce de Rabbini hamd ile tesbih et,gündüzün iki tarafında ve gecenin bir kısım zamanlarında da tesbih et ki Allah'ın rızasını kazanasın. taha suresi 130.ayet mealidir.
buna göre farz olan namaz 5 vakit olarak anlaşılmaktadır.bu ayeti sağlamlaştıran ayetler de mevcuttur.


Bir forum sitesinden aldığım yazıdır, çoğunluğuna katıldığım için paylaşıyorum, Hud 114 yorumu önemle değerlidir:


""""
hud süresi 114. ayette gündüzün 2 tarafından ( ucundan ) kastın sabah ve akşam vakitleri olduğu çok açık. zaten gelenekçi islamın idolleri bile bunu böyle açıklamışken dahada detayı girmek istemiyorum bu konuda , gündüzün 2 tarafından kastın sabah ve akşam olduğunu kabul etmeyenler , güneşi balçıkla sıvamaya çalışanların ta kendileridir. gündüzün ucu sözünden gündüzün ortası olan öğleni anlamak abestle işgal etmek demektir.

şimdi asıl önemli olan ve pek çok kimselerin bile yanıldığı sonra cümleye bakalım , öncelikle tekrar ayeti yazalım ,

Yaşar Nuri Öztürk Meali :
11.114 - Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl! Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, Allah'ı ananlara bir öğüttür.

arkadaşlar gündüzün iki tarafında vakit belirlendikten sonra ve edatı koyulmuş ve bu vakitlere sıfat kazandırılmıştır. yani gündüzün iki ucunda ve geceye yakın diliminde olarak , burdaki ve den sonra gelen geceye yakın saatleri bir namaz vaktini değil , bir önceki açıklanan namaz vakitlerinin sıfat olarak açıklaması yapılıyor.

örneğin bir çiftliğimiz olsun , ve bu çiftliğin bize ait bir bahçesi olsun. ve bahçemizin dışında sınırını sona erdiren çitlerimiz olsun. ve çitlerden 5 metre yakınında bir yol olsun. ve yolun karşı tarafındada aynı özellikleri sahip komşumuzun bir çiftliği olsun.

şimdi ben diyorum ki ,

Ahmet bahçenin etrafında ve yola yakın yerlerde oynama sakın.

burdan kast edilen açıkça bahçenin bitişi olan çitlerle , yol arasındaki o 5 metrelik mesafe olur. yani ben öyle bir yer tarif ediyorum ki Ahmete , çitlerin dışında olacak ve yola yakın olacak. bu ifadelerden ne bahçenin içi nede yolun içi anlaşılır.

şimde tekrar ayete gelelim ,

11.114 - Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namaz kıl!

burda geceye yakın saatleri ayrı bir ifade olarak düşünecek olursak o halde birinci cümleden tamamen bağımsız olması gerekir. ve birinci cümle kesinlikle tek başına yeterli açıklamayı vermesi gerekir.

gündüzün iki ucu deyipde daha başka bir açıklama getirmeyecek olursak. bundan tam olarak hangi vakitleri anlarsınız ?

güneşin battığı o an ve güneşin doğduğu o an. işte gündüzün ucları bunlardır. peki daha başka açıklama getirmezsek o zaman hangi vakitleri kapsar bu ? tam olarak güneş doğduğunda ve tam olarak güneş battığında anlamı çıkar. oysaki bu islamda hiç bir zaman bu vakitlerde namazın kılınmadığı bir vakit aralığıdır. bu güneşe tapanların taptığı vakitlere denk gelir. o halde zaten görüldüğü gibi mantık olarakda ' ve ' bağlacından sonraki cümleyi birinci cümlenin açıklaması olarak devam niteliğinde ele almamız gerekir. aksi halde kesinlikle bugünkü akşam ve sabah namazı vakitlerini elde edemeyiz !

peki ' ve ' bağlacını birinci cümlenin açıklaması olarak değilde , yalnız olarak ele alırsak bir anlam ifade ediyormu ona bakalım ,

geceye yakın saatlerde !

havanın tam olarak 20:00 karardığını ve güneşin tüm ışıklarının kaybolduğunu düşünürsek ve ben size geceye yakın saatler dersem hangi vakitleri algılarsınız lütfen söylermisiniz ?

19:00 olabilir dimi , 19:30 da olabilir , 19: 45 de olabilir dimi. oldukça yaklaştık geceye. 19:59 da olabilir dimi. bu defa da baya bi yaklaşmış olduk. ama asla ve asla geceye yakın saatler dediğimde saat 20:00 anlamazsınız değilmi ?

peki şimdide , havanın 05:00 da tam olarak güneş ışıklarının ilk olarak gözükmeye başladığını ve 06:30 da da tamemin güneşin gözüktüğünü düşünürsek. bu durumda geceye yakın saatlerden hangi vakti anlarsınız ?

06:00 olabilir dimi , 05:30 da olabilir dimi , 05:10 olabilir dimi , 05:01 de olabilir dimi üstelik baya bi yaklaşmış olduk geceye , ama 05:00 olamaz dimi ?

yani geceye yakın saatlerden dediğimizde kim geceyi anlayabilir Allah aşkına bir kişi söylebilirmi bana ? geceye yakın saaatler nasıl olurda yatsı namazının vakitleri olabilir ? bugün kıldıığımız yatsı namazı güneşin tüm ışıklarının kaybolduğu ve gecenin başladığı anlarda başlar sabah güneşin ışıklarının ilk gözükmeye başladığı ( imsak ) vaktine kadar devam eder. bu durumda geceye yakın ifadesinden yatsı namazını anlamak hiç mümkün olurmu ?

işte geceye yakın saatler akşam namazının son bitiş anına , ve sabah namazının ilk başlayış anına vurgu yapar.

gündüzün iki ucu ve geceye yakın saatler ifadesi ni birleştirirsek , ne tam olarak güneş doğduğunda namaz kıl , nede tam olarak güneş battığında namaz kıl. güneşin ilk ışıkları gözükmeye başlayıpda güneş doğana kadar namazı kıl ve güneş battıktan sonrada gece olana kadar namazı kıl demektir bu.

zaten kuranda namaz vakitlerinin yazılı olduğu yalnızca 2 ayet vardır. hud 114 ve isra 78. ayetler. hud 114 ayeti bu anlamıyla ele alındığında , isra süresi 78. ayet ilede birebir örtüşüyor.

Yaşar Nuri Öztürk Meali :
17.78 - Güneşin kaymasından/aşağı sarkmasından, gecenin kararmasına kadar namazı kıl. Sabah Kur'an'ını da gözet. Çünkü sabah Kur'an'ı tanıklarca izlenmektedir
17.79 - Sana özgü bir davranış olarak, gecenin bir kısmında, o Kur'an'la meşgul olmak üzere uyanık ol/uykudan uyan. Böylece Rabbinin seni övgüye layık bir konuma ulaştırması umulur.

bakın , güneşin sarkmasından gecenin kararmasına kadar olan kısım , hud 114. ayetteki akşam vaktiyle birebir örtüşüyor.
sabah kuranınıda gözet. burdada zaten direk olarak sabah vakti veriliyor. yani isra süresi 78. ayettede tıpkı hud süresinde olduğu gibi 2 vakite vurgu yapılıyor. oda SABAH VE AKŞAM

zaten , isra süresi 79. ayetteki şu ifade , Sana özgü bir davranış olarak, gecenin bir kısmında geceleyin namaz kılmak görevinin yalnızca peygamberimize verildiği açık olarak gözüküyor. gecenin ister başı , ister sonu , ister ortası. artık neresi olursa olsun geceleyin namaz kılmak peygamberimize özgü kılınmıştır. hal böyleyken nasıl olurda hala yukardaki ayetlerde bizlere ait olan vakitlerde , hiç geçmemesine rağmen gece ( yatsı ) namazını farz olarak yazıyor diyebilirsiniz ?

görüldüğü gibi kurandaki vakitlerde , o vakitlerin aralıklarıda oldukça açık. üstelik kuran öyle muazzam bir şekilde bir araya getirilmiş ki , bir zincirin halkaları gibi. birini yerinden oynattığınızda pek çok yerde anlam kayması oluyor.

mesela şimdi hud süresindeki ayeti sabah , öğlen , ikindi , akşam ve yatsı vakitleri olarak algılarsak , şu mantık hataları çıkabilir ;

1. hani kuranda rabbimiz gündüz bizleri çalışmamız için ayırmıştı , hani geceleride dinlenmemiz için ayırmıştı ?
2. hani geceleyin namaz kılması sadece peygamberimize has kılınmıştı ? bu durumda gece bize namaz kılmak nasıl farz olabiliyor ? bize zaten farz olacaktıda neden ayette peygamberimize mahsus olduğu özellikle belirtiliyor ?
3. kuranda rabbimiz namaz kılın diyor , ama kaç vakit ve hangi vakitlerde olduğunu söylemiyor bu nasıl olabilir ? kurana göre tekil çoğul eklerine bakarak en az 3 olabilir diyorsunuz , iyi ama çoğullaştırdığınız saatler nasıl namaz vakitleri yerine geçebiliyor ? ayrıca bu iddaya göre namaz 50 vakitde olabilir , 100 vakitde olabilir , 3 den çok olan o kadar çok sayı varki. peki aynı çoğul ekine bakarak üst limitiniz nedir ? 50 vakit 100 vakit iyi ama hangi vakitler bunlar ?

eğer ki ezanlarda namaz için , salat kelimesini kullanıyorsanız , kurandada salat = namaz olarak gösteriyorsanız , işte namazın vakitleri bunlardır. içlerinde hiç salat geçmeyen ayetlerdeki vakitleri getirip işte bakkkk bunlar namazın vakitleri demek komik olmaktan öteye gidemez. kuranda her vakit yazan yazan ayetleri alıpda bu namazın vakitleri diyemezsiniz. o zaman kuranı ve ayetleri çorbaya çevrimekten başka birşey yapmamış olursunuz.

kimin kaç vakit namaz kıldığı elbet kendini ilgilendirir , ben burda öğlen , ikindi , yatsı namazları hiç yoktur , tarih boyunca hiç kılınmamıştır da demiyorum. benim demek istediğim. kuranın müminlere kıldığı namaz vakti 2 dir. ve bunlarda SABAH ve AKŞAM namazlarıdır. diğer namazlar nafile ibadetlerdir. kılanın sevabı elbetteki olur. ama kılmayanında günahı ve vebali olmaz. çünkü kurana göre , madem ki yalnızca kurandan sorgulanacağız , o halde kuranda yazan vakitlerde namaz kılmaktan kul günaha ve vebale sokulamaz.."""
insan85
 
Mesajlar: 56
Kayıt: 23 Haz 2013 04:14

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen mainframe » 12 Eki 2013 21:01

facebook
twitter
gplus

ceci yazdı:Valla hocam ben namazı sadece, Kutsal kitap bana emrettiği için kılarım. İslam dinide mensup insanlara farz olan bir ibadet olduğu için kılarım.
elbetteki sizin bahsettiğiz olgular gibi belki daha fazlası zahiri bakımından vuku bulmuştur ve bulacaktır da, belki bizim bilmediğimiz daha bir çok yönü vardır, namaz ibadetlerinin vücudumuza ve zihnimize getirdiği faydalar adı altında.. ama dediğim gibi namaz ibadetini sadece ve sadece bana verilen bir emir olduğu için eda ediyorum.


Neden dinlere inanmıyorum sorusunun kısa ve net cevabı olmuş, teşekkür ediyorum.
Kullanıcı avatarı
mainframe
 
Mesajlar: 306
Kayıt: 24 Eyl 2013 02:11

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen Emre_1974tr » 18 Nis 2022 01:25

facebook
twitter
gplus

Emre_1974tr yazdı:Yüce Allah sistemini öyle bir kurmuştur ki, eğer emir ve yasaklarına uyarsanız daha bu dünyada nimetleri yaşamaya başlıyorsunuz, yok eğer uymazsanız daha bu dünyada sıkıntıları...

Namaz kılma da bunlardan biridir.

Namaz kılmak başlı başına insan psikolojisine iyi gelmesinin yanı sıra, sabah namazının vakti, tam da tabiatın canlanmaya başlayıp, neşe ve huzurun en üst seviyeye ulaştığı andır. Ve bu anda uyanıp kalkan kişi hiçbir şey yapmasa bile, yine de yaşama sevinciyle dolacaktır. Bir de namazını kılarsa duyacağı mutluluk, huzur ve coşku katlanarak büyüyecektir.

Bunun yanı sıra, akşam namazının vakti tam da yine huzurun, içe dönüklüğün, dinlence halinin zamanıdır. Yine bu anda, yani tam vaktinde kılacağınız namazla bu geçiş evresinden maksimum faydayı edinmeyi sağladığınız gibi, bu geçiş döneminden kaynaklanabilecek sıkıntıları da minimuma indirebilirsiniz.

Yani günde 3 kez kılınacak namaz size maddi ve manevi sayısız yarar sağlayacaktır. Daha cennete gitmeden, bu dünyada onun izlerini algılamanıza vesile olacaktır. Bunun bedensel ve zihinsel sağlığınıza faydaları saymakla bitmez. İşin sevap, Allah’a yaklaşma gibi bilinen asıl güzelliklerini tekrardan söylemeye gerek bile duymuyorum.

Ha peki bunu yapmazsanız, işin sevap-kulluk kısmı bir yana, dünya nimeti olarak neler kaçırmış olursunuz?

Şu olur; şu an batılıların ve Uzakdoğuluların yaptığı gibi yogadan, meditasyondan, alnınızdaki enerji noktanızı uyarma işlemlerinden(Shirodhara) medet ummaya başlarsınız. Depresyon ve stres içinde yüzer, namazın sağlayacağı güzellikleri bu saydığım metotlarda arama telaşına düşersiniz. Aslında bugünkü dünyada meditasyon, yoga çılgınlığı, Shirodhara çılgınlığı yaşanıyorsa, bunun altında aslında namazın aranması yatıyordur. Onun eksikliği yatıyordur.

Ayurveda’daki gerçek adıyla "Shirodhara" tekniğini internetten, arama motorlarından bulup inceleyebilirsiniz.

Ve insanlar sabahları tam da güneşin doğma vaktinde kalkıp yoga yapma telaşı içindeler bugün. Çünkü bunu yapınca daha huzurlu olduklarını, stres ve depresyonlarında azalma olduğunu düşünüyorlar.

Ve sabah güneşin doğma vaktinde yapılacak bu arınma jimnastiğine "güneşe selam" adını veriyorlar. Ve yine bu yoga uygulamasını incelerseniz, haraketlerin namazla büyük oranda benzerlik gösterdiğini göreceksiniz.

Aynı şekilde akşam vakti de buna benzer bir yoga egzersizi yapılıp, insanlar huzura ve sağlığa kavuşmaya çalışıyorlar.

Bir de bunun dışında yine genelde günde 2 kez meditasyon yapmaya çalışıyorlar.

Ve yine aslında insanlar namazı arıyorlar. Onun vereceği güzellikleri, nimetlere kavuşabilmek için çırpınıyorlar. Ama ne yazık ki bu mutluluğu yanlış bir yerde arıyorlar.

Peki madem namaz kılmak meditasyon ve yoga gibi uygulamalardan üstündür diyoruz, o zaman bunu doğrulayacak somut bir delil olmalı.

Evet, var. Hem de bir ayurveda uzmanı olan Dr. Deepak Chopra’nın bile itiraf ettiği ve hatta bazı kitaplarında işlediği gibi, dünyanın en uzun ömürlü insanları Müslümanlar arasından çıkmaktadır genelde. Ve bu insanlar Uzakdoğulular gibi meditasyonla veya ginseng gibi süper besinlerle değil, namaz, oruç gibi ritüeller ve yoğurt, kırmızı et gibi besinlerle bunu gerçekleştirmişlerdir.

“Süper yüzyıllıklar” adı verilen uzun ömürlü bireylere sahip toplumlar bugünün coğrafyasında Gürcistan, Azerbaycan gibi yerlerde görülmektedirler. Özellikle dağlık alanlarda yaşarlar. Ama genleri karma olduğundan, bilim adamları onların uzun ömürlü olmalarını genetik faktörle değil, yaşam biçimleriyle açıklamaktadırlar.

Bilinen en uzun ömürlü insan Azeri Shirali Mislimov’dur. 1973 yılında 168 yaşında yaşama veda ettiği söylenmektedir.

Özellikle Azerbaycan-İran sınırındaki Lerik kasabasının sağlıkları insanları dikkat çekiyor.

Zaten namaz kılma ve oruç tutmanın faydaları artık bilim dünyasınca da keşfediliyor. Bunlar yogadan da, diğer tekniklerden de sağlığa ve yaşam kalitesine daha çok faydalı.

Umarız tüm dünyadaki insanlar, farkında olmadan arayıp durdukları namazı keşfederler ve gerçek mutluluğa ve kurtuluşa doğru bir adım daha atarlar.


Selam ve sevgiler.


Ve bu yazımda bahsettiğim Deepak Chopra Müslüman olduğunu açıkladı.
Emre_1974tr
 
Mesajlar: 551
Kayıt: 30 Haz 2013 12:33

Re: Tüm insanların namazı arayışı

Mesajgönderen Emre_1974tr » 01 Mar 2024 06:02

facebook
twitter
gplus

Emre_1974tr
 
Mesajlar: 551
Kayıt: 30 Haz 2013 12:33


Dön Din & Felsefe
cron