gönderen muhibbi » 13 Tem 2014 12:48
Bu evdeki eski günleri hatırladıkça
Özlüyorum o günleri
Her köşesinde ayrı bir hatıram,
Anım, sevdiklerim vardı
Hep bir telaş olurdu
Pazar sabahları.
Sekiz kişilik yemek masasın da
On kişi oturur,
Ikış tıkış ama mutlu olurduk
Herkesin yeri belliydi
Cinayet sebebiydi başkasının yerine oturmak
Özenle hazırlanırdı pazar kahvaltıları
Mutfağın eski günlerini özlüyorum
Mutfakta sürekli yiyecek bir şeyler yapılır
İçinde yemek tariflerinin olduğu defter
Elden ele dolaşırdı
Herkesin güzel yaptığı bir yemek vardı
En güzel yemekleri ben yapardım
Bu konuda tevazu gösteremeyeceğim, maalesef
(Bu yazdıklarımı, umarım okumazlar.)
Salonun eski günlerini özlüyorum
Sabahlara kadar sohbetler eder,
Dünyanın nasıl bu hale geldiğini konuşur
Bir birimizin tezlerini çürütmeye çalışır,
Guruplara bölünürdük,
Sesler yükselmeye başlardı tartışma ilerledikçe
Sinema günleri yapardık.
Vizyondaki filmleri izlemek için...
Her kapının ardında ayrı bir sohbet,
Kimi sevgiliyle konuşur,
Kimi arkadaşıyla konuşurdu
Kimi tavla oynardı,
Tavlanın galibi hiç belli olmaz,
Hep bir kavgayla biterdi
Kimi duvarlarda resim yeteneğini geliştirir
Kimi ders yapar, kimi hayran olduğu,
Sevdiği sanatçıların resimlerini asardı
Hala duruyor eski günlerin izleri duvarlarda
Tuvalette hep bir sıra olurdu,
Kavgalar çıkardı saman alevi gibi...
yazan möö...
En son
muhibbi tarafından 14 Tem 2014 08:25 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
''Ne gördüğüm hakikati gizlemekten hoşlanırım, ne de bunu açıkça ifade etmekten korkarım. Aydınlık ve karanlık arasındaki, savaşa her yerde katıldım. Bundan dolayı her yerde Kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde hedef olarak yaşadım."